İstanbulspor maçı öncesi

İstanbulspor maçı öncesi,

Hoca’nın basın toplantısını izledim, genel hatları ile konuşmayı ve karşısındaki konuşarak motive etmeyi seven bir yapısının olduğunu zaten biliyorduk, ama zaman geçtikçe söylediğinin aksine eleştirilere o kadar da açık olmadığıda net anlaşılıyor. Özellikle Kubilay konusunda aldığı eleştirilere çok kızmış, bu konuyu neredeyse basın toplantısının geneline dolaylı yada direk olarak yaydı. Ayrıca içinde bulunduğumuz şartlarda şuanki puan olarak yerimizinde başarı olduğunu söyledi.

Konuşmalarının çoğuna tüm renktaşlarım katılmıştır, ama ben “bu günleri görerek geniş kadro kurduk” sözüne ve bu söz üzerine yaptığı planlamalarına katılmıyorum. Takımızda tek forvet vardı, o da sakatlandı. Tek alternatif diyebileceğimiz Ahmethan geçen senenin bile yedek oyuncusuydu, ayrıca şuanda kovid ten yeni çıkmış, İleri uçta üretkenlikten çok ama çok uzağız, transferler yapıldı ama ne kadar faydalı ve bu gidişatta bizi nereye kadar taşıyabilecek?

Bana göre hoca bu durumu Tomanenin de sakatlanmasıyla net görüyor ama içeriye dönük kızgınlığını basına ve taraftarın eleştirilerine döndürüyor. Aslında bu kızgınılığının sebebi bence sadece eleştirilmesi değil, şu an içinde bulunduğumuz ileri uçtaki eksikliğimiz.

Hoca’ya her zaman söylediğim gibi; takım oyunu oynatması, mücadeleci ve savunmaya dönük sağlam futbol yapısı itibari ile güveniyorum ve bu zo süreçten çıkacağına inanıyorum. Bu stresli durumun özellikle çok erken bir dönemde onu yormasına izin vermemesi lazım, hadi biz eleştiririz, kızarız, ama takım bu, bu sene bu şekilde gidecek, bunu görüp buna göre çareler aranması, acilen takım içinden bir forvet çıkarmamız lazım.

Benim basın toplantısından edindiğim izlenim özetle bu yönde, Hoca’da bizim gibi stresli…

Olumlu gördüğüm yön ise, o da bizim gibi gerçekten şartlar ne olursa olsun SONUCA GİTMEYE İNANMIŞ…

Önemli olanda bu.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.